top of page
kurtulus-1944.jpg
kurtulus-1952.jpg
kurtulus-1970.jpg
kurtulus-2014.jpg

1930s

 

1940s

 

1950s

 

1960s

 

1970s

 

1980s

1944            1952           1970            2014

KURTULUŞ PARKI

 

Çankaya ilçesine bağlı, Kurtuluş semtinin Fidanlık Mahallesinde konumlanan Kurtuluş Parkı, Cumhuriyet döneminin ilk yeşil alanlarından biri olarak fidanlığı ile uzun yıllar kent halkına hizmet veren, günümüzde değişik kullanımlara tahsis edilmiş olsa bile mevcut yeşil dokusu ile koridor içerisinde önemli bir yeşil alandır (Barış, Erdoğan, & Dilaver, 2004). 1931 yılında Ankara’nın ağaçlandırılması için fidanlık olarak tesis edilen alan[1], sonraları kent içindeki en önemli hava alma noktalarından biri olarak işlev görmeye başlamıştır.

 

Jansen, vadileri ekolojik açıdan bitkinin gelişmesini sağlayan, hava hareketinin yoğun olduğu bölgeler olduğu için korumuştur. Kurtuluş parkı da, adliyenin yanındaki yeşil alan, gençlik parkı ve hipodromu içeren, kentin en önemli yeşil akslarından birini oluşturan bir vadide yer almaktadır (Perçin, 2014). Diğer yandan Kurtuluş fidanlığı, o dönemde yeni kurulan bahçeler amirliğine de ev sahipliği yapmıştır.[2] Kurtuluş Parkı ihtiyaçlara cevap verebilecek nitelikte düzenlenmiştir. Yalçın Memlük[3] anılarında parkı, gündelik hayatta çok kullanılan bir park olarak tanımlar:

 

“O zamanlar Sıhhiyede Ankara Sineması vardı. Ankara Sinemasına giderken Kurtuluş Parkı’nı kestirme olarak kullanırdık. Yani o parkın hem kolej hem de Kurtuluş öğrencileri için ayrı bir önemi vardır. Şubat tatilinde Cebeci’deki 50. Yıl Parkı’nın oraya çıkardık. Ankara Siyasalın arkasından döne döne Kurtuluş Parkı’na giden slalom yapan bir güzergah izlerdik. O zamanlar trafik yoktu. Benim oturduğum sokakta yalnızca doktorun arabası vardı. Ve tek tük taksiler vardı.” (Memlük, Ankara'nın yeşili, 2014).

 

Kurtuluş Parkında bulunan fidanların yol açıldıkça yola denk gelen kısımları alınmıştır (Memlük, Ankara'nın yeşili, 2014). 1950’lerde doğu-batı aksında uzanan Ziya Gökalp caddesiyle parçalanmış olduğu görülebilir. İlerleyen zamanlarda bu bölünmeyle oluşan küçük parça yok olmaya başlamış ve park şu anki durumunu almıştır. Bu parçalanmaya rağmen, Kurtuluş Parkının en az hasara uğramış açık yeşil alanlardan biri olduğu söylenebilir. Park, kış aylarında dahi gündelik hayatta yerini bulabilmektedir. Alanın içinde bulunan buz pateni, parkı kış aylarında da yaşatan unsurlardan biridir (Türel, 1992).

 

---------------------------------------------------------------

 

[1]  “Ankara’da cebeci ile Yenişehir arasında belediye tarafından 500 dönümlük bir fidanlık tesis edilmektedir.” (Ankara da bir fidanlık tesis ediliyor, 1931)

 

[2] Epeyce bir süre Kurtuluşun içerisinde- burası yarı meyvalık yarı bataklık olan bir yer işte burada daha kurtuluş parkı yapılmamış- orada amirlik olarak göreve başlıyor. Park ve bahçeler yok sadece park amirliği olarak kurulmuş. 1936 yılında Kurtuluş parkının içerisinde kurulmuş. (Başköylü, 2014)

 

[3] Ankara Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümünde Prof. Dr. Yalçın Memlük.

 

---------------------------------------------------------------

 

 

Barış, E., Erdoğan, E., & Dilaver, Z. (2004). Yeşil Yol Planlaması: Ankara örneği. Ankara: Ankara Üniversitesi.

Memlük, Y. (2014, Eylül 26). Ankara'nın yeşili. (A. Ekiztepe, B. Yılmaz, Ç. Koç, & İ. Asak, Röportajı Yapanlar)

Perçin, H. (2014, Kasım 4). Ankara Peyzajı. (Ç. Koç, & İ. Asak, Röportajı Yapanlar)

Türel, G. (1992). Ankara Kenti Yeşil Alanlarının Kullanım Etkinliklerinin Bugünkü Durumu ve Arttırılması Konusundaki Öneriler . Mimarlık, 19.

 

RÖPORTAJLAR

 

Halim Perçin*

 

Jansen planını yaparken yeşil alanları akarsular çevrelerine ve tepelerine koymuş. Tepeleri yeşil alan olarak planlamış. Ve vadi tabanlarını. Çünkü şuna dikkat etmiş kentin siluetini bozan tepelerdir, vadiler de ekolojik açıdan bitkinin gelişmesini sağlayan, hava hareketinin yoğun olduğu bölgeler olduğu için korumuş. Kurtuluş parkı adliyenin yanındaki yeşil alan gençlik parkı ve hipodrom o yeşil aksı oluşturur. Öbür tarafta Kayaş vadisinden gelip Bent Deresi’nde yeşil alanların olduğunu görürsünüz tabi sonradan gecekondulaşmış. Jansen bütün tepeleri yeşil bırakmış fakat zaman içerisinde bunlar yok olmuş. Neleri yok etmişiz? Tarihi.

 

*Ankara Ziraat Fakültesi, Peyzaj Mimarlığı Bölümü, Prof. Dr.   Görüşme: 04.11.2014

 

---------------------------------------------------------------

 

Özgür Ecevit*

 

Ted koleji mezunuymuşsunuz. Onun yanında bir Kurtuluş parkı var ona dair anılarınız ya da bilginiz var mı?

 

-Bizim zamanımızda yapıldı galiba orası. Ama orası da yine pek bir park gibi de değil yeşilin içinde yollar geçiyor. O kadar yani. O park anlayışı Ankara’da yok. En yakın olabilecek park Altınpark’tı, orada da yanlış projeyi seçtiler. Benim kanım… İngiliz parkı anlayışı içinde ben Türkiye’de bir örnek bilmiyorum. Eskişehir’de belki vardır. Yalnız Eskişehir’de çok hoş bir şey var. Oranın belediye başkanı çok medeni ve kültürlü bir adamdır. Porsuk nehrini çok güzel bir park haline getirmiş. Şehrin ortasında çok geniş değil, ama bir yeşillik akıyor nehirle beraber. Aşağılara iniliyor, oturuluyor. Sadece seyretmiyorsun nehri. Eskişehir mesela çok iyi bir örnektir kullanılan şehir yeşili için. Tavsiye ederim, mutlaka gidin görün. Hatta o belediye başkanıyla da keşke konuşsanız bu yeşil konusunu. O adam bu konuda çok büyük çabalar sarf etti. Orası gerçekten çok hoş.  Ayrıca da bütün evler bakımlı. Bütün eski evleri almış ve yeni baştan restore etmiş. Eski güzel evlerin hepsini restore etmiş ve her birine de birer fonksiyon vermişler. Müze gibi. Büro da olsa sergi evi de olsa eski evi korumuşlar yani. Türkiye deki tek örnektir bence. Hiçbir şehirde böyle  bir çalışma yapılmadı, çaba sarf edilmedi. En büyük ev katliamı da İstanbul da oluyor biliyorsunuz. En güzel İstanbul evlerinin hepsini birer ikişer rant nedeniyle yıktılar. Hiçbir şey kalmadı. Ankara’da da yavaş yavaş gidiyor. Cebeci’de vardı, Kurtuluş’ta hala vardır. Onların bir kısmı koruma altında. O iyi bir şey ama onu da yavaş yavaş korumasızlık durumuna getiriyorlar. Belediyeyle ilişkisi olan korumadan çıkartıyor. Birden bire beton her yeri istila etmeye başladı. Bu büyük bir sorundur bu konuda biraz kafa yorulması gerekiyor.

 

*Serbest Mimar, Görüşme: 15.10.2014

 

---------------------------------------------------------------

 

Sönmez Başköylü*

 

Park amirliği fen işlerine bağlı olarak mı kurulmuş yoksa ayrı mı kurulmuş?

 

Hayır, park amirliği diye kurulmuş. Park ve bahçeler yok sadece park amirliği olarak kurulmuş. 1936 yılında kurulmuş dediğim gibi kurtuluş parkının içerisinde. 40 lı yıllarda yani Atatürk’ten sonra Ankara da ayrı bir belediye başkanı yok. Herkes Tandoğan Meydanı der ya işte o dönemde Tandoğan hem valilik hem belediye başkanlığı yapan bir adam. Yani ayrı bir belediye başkanı seçmiyorlar o tarihte. Ondan sonra gençlik parkı 40 yıllardan yapıldıktan sonra gençlik parkının içerisine taşınmış park amirliği olarak…

 

*Park ve Bahçeler Müdür Yardımcısı 1979-1982? Görüşme: 10.11.2014

 

---------------------------------------------------------------

 

Yalçın Memlük*

 

Kurtuluş parkı söylediğim gibi fidanlık olarak ayrılıyor. Hemen kenarında kurtuluş parkı ve Ankara kolejinin olduğu yol vardır. Şeye gider Pazar yerinde çıkar karşıda adliye sarayına gider o yol işte İncesu deresinin yoludur. Ben o derenin üstünden tahta köprüyle geçtiğimi biliyorum. Yani şimdi yol neresi derseniz. Aradaki çift şeritli yolu düşünün dere karşıdan gelir. Kanser hastanesinden gelir. Altını da kapattılar, geldiği nokta vadidir…. Ankara’da ilk çocuk parkı park bahçeler müdürlüğünün gayreti ile milli kütüphanenin karşı köşesinde ilk toplu konut eser mahallesi galiba onun önünde bir park vardır. O parktır ilk çocuk parkı Kore bahçesi yapılmıştır benim hatırladığım kadarıyla. Hocanızın babası ilk müdürlerindendir. Ya da ikinci müdürdür daha sonra başka müdürler de geldi ama kurtuluş parkı Bilal Eron zamanında yapılmıştır.

 

Kurtuluş Parkı ihtiyaçlara cevap verebilecek nitelikte düzenlenmiştir. Gündelik hayatta çok kullanılan bir parktır. O zamanlar Sıhhıye’de Ankara Sineması vardı. Ankara Sinemasına giderken Kurtuluş Parkı’nı kestirme olarak kullanırdık. Yani o parkın hem kolej hem de Kurtuluş öğrencileri için ayrı bir önemi vardır. Şubat tatilinde Cebeci’deki 50. Yıl parkı’nın oraya çıkardık. Ankara siyasal’ın arkasından döne döne Kurtuluş Parkı’na giden slalom yapan bir güzergah izlerdik. O zamanlar trafik yoktu. Benim oturduğum sokakta yalnızca doktorun arabası vardı. Ve tek tük taksiler vardı. Kurtuluş Parkı’nda bulunan fidanların yol açıldıkça yola denk gelenleri alındı.

 

*Ankara Ziraat Fakültesi, Peyzaj Mimarlığı Bölümü, Prof. Dr. Görüşme: 26.09.2014

 

bottom of page