1930s
1940s
1950s
1960s
1970s
1980s
1939 1952 1970 1977 2014
KIZILAY PARKI
Ankara tasarlanırken büyük bir istek ve heyecanla tasarlanmış olmalı ki kentin merkezi yeşile bırakılsın. Tam köşe başında yer alan bu park o kadar çok değişikliğe uğramış ki sonunda yerini yıllarca şantiye alanı olarak tanımlanan kayıp alana bırakmış. Kısa ömrüne rağmen bir şekilde etkilemiş hayatlardan öğreniyoruz varlığını.
Kızılay Parkı’nın olduğu yere önce, daha sonra birkaç kez daha yeri değişecek olan sonradan da ortadan kaybolan heykelli havuz yerleştirilmiştir. Başlangıçta parkın adı bu heykelli havuz nedeniyle ‘Havuzbaşı’ olarak anılır. Atatürk Bulvarı’nda gezintiye çıkanların özellikle bahar ve yaz aylarında oturmadan geçemedikleri bir yerdir (Memlük, 2009). Ankara Belediye Bandosu’nun Havuzbaşı’nda verdiği akşam konserlerinin haber ve fotoğrafları dönemin günlük gazetelerinde sıkça yer almıştır (Çağlar, Uludağ, & Aksu, 2006).
1929 yılında parka bir yapı girer, Kızılay Genel Merkezi. Yapı’nın açılmasıyla birlikte yeniden düzenlenen park Kızılay Parkı, meydan Kızılay Meydanı ve çevre de Yenişehir yerine Kızılay olarak anılmaya başlar. Ankara, ‘Afyonkarahisar’ maden suyu ile bu parktaki küçük bir satış büfesinde tanışmıştır. (Memlük, 2009).
“Kızılay Meydanı’na adını veren büyük bina ve bahçesi… Bahçenin bir köşesinde Afyonkarahisar maden suyu ve sodası satan küçük bir bina.
Düzgün kaldırımlar. Pusetlerde çocuklarını gezdiren anneler… Bir otobüs durağı. Meydanın ortasında trafik polisi. Atatürk Bulvarı’ndan Çankaya’ya çıkan araçlara, Maltepe yönüne ve Cebeci yönlerine gidecekleri durdurarak yol veren bir polis.
Kent temiz. Gürültüsüz, kavgasız, yeni yeni ışıklandırılıyor. İnsanlar birbirini tanıyor, selamlaşıyor. Kızılay Meydanı’nın çevresinde yeni yeni apartmanlar yükseliyor” (Arcayürek, 2005, s. 54).
Kızılay Parkı, Bulvar’ın genişlemesiyle, önemli ölçüde küçülerek bir kurum bahçesi niteliği almış, Park’ta, çocuklar için oyun yeri ve Kızılay Kurumu’na gelir getirecek ürünlerin satıldığı bir büfe kalmıştır (Çağlar, Uludağ ve Aksu, 2006). 1980 baharına doğru bu yapı da bir gecede yıkılacak beraberinde parkı da alıp götürecektir (Memlük, 2009). Bulvarın genişletilme çalışmasından sonra, yalnız tarihi bina değil, Kızılay’ın en güzel park-bahçesi de yok edildi (Dinçer, 2009).
Daha sonrasında adını yarışma ile duyuran bu alan uzun yıllar şantiye alanı olarak kalacak ve kent belleğinde parktan iz kalmayacaktır. Yerine yapılan Avm uzun bir süre şantiye görüntüsünden sonra bu alanın geçmişinde park olduğu gerçeğini unutturacaktır. Adının nereden geldiğini şu anda göremediğimiz bu alanın Ankara’nın en önemli yeşil alanlarından biri olarak görmemiz sorgulanmaya değerdir. Arazi, park, bahçe, yol, Avm…
----------------------------------------------------------------------------------
Arcayürek, C. (2005). Bir Zamanlar Ankara. Ankara: Bilgi Yayınevi.
Çağlar, N., Uludağ, Z., & Aksu, A. (2006). Hürriyet Meydanı: Bir Kentsel Mekanın Yenilik ve Dönüşüm Öyküsü. Gazi Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakülte Dergisi, 177-182.
Dinçer, G. (2009). Cumhuriyet Devrimi'nin Yolu Atatürk Bulvarı. Ç. Keskinok içinde, Cumhuriyet Devrimi'nin Yolu: Atatürk Bulvarı. Ankara: Koleksiyoncular Derneği Yayını.
Memlük, Y. (2009). Bulvarın Yeşil Parçaları. Ç. Keskinok içinde, Cumhuriyet Devrimi'nin Yolu Atatürk Bulvarı. Ankara: Koleksiyonlar Derneği Yayını.
RÖPORTAJLAR